Commodore 64 ahşap versiyon

Merhaba,

Retro bilgisayarlarla ilgili bazı çevre birimlerine ahşaptan kasalar yaptıktan sonra, acaba commodore 64’ün kendisini ahşaptan yapabilir miyim diye düşünmeye başladım. Yıllar öncesinden kalan ağaç işleri tecrübem ve ahşap model uçak geçmişimden cesaret alarak bu fikri yeni bir meydan okuma olarak gördüm ve yapmaya karar verdim.

Doğrusu başlarken çokta iddialı değildim ama çıkan sonuç gerçekten hoşuma gitti. Fazla uzatmadan üretim aşamalarının anlatımına geçeyim, bu defa daha fazla fotoğraf çektim, onların altına kısa açıklamalarla süreci aktarmaya çalışacağım. Çalışırken video da çektim ama video montajı uzun iş, çekimleri derleyip onları da daha sonra paylaşırım. Başlayalım.

Malzemeler:

  • 3mm ahşap levha (jaluzi yaprakları)
  • Plastik tutkal
  • Ahşap koruyucu pinoteks (meşe)
  • Mat vernik
  • Çeşitli marangoz aletleri

Her dinozor’un yaptığı gibi işe kağıt kalem ile başlıyorum, artık devir bilgisayar destekli tasarım devri ama benim böyle bir meziyetim yok malesef, o yüzden kağıt kaleme devam. Gerçi retro bir işe kalkıştığımıza göre yöntemlerin de retro olması kimseyi şaşırtmamalı 🙂

Çocukluğumdan kalma commodore 64c’yi rafından indirdim, özenle söküp içini boşalttım ve plastik kasanın metre ile “dikkatlice” ölçülerini çıkardım.
Bunlar sürekli sözünü ettiğim jaluzi parçaları, uzun oldukları için önce rahat çalışabileceğim şekilde ikiye bölüyorum. Bu makina proxxon daire testere ve bu gibi ince işler için tasarlanmış. Yeri gelmişken makinasını kullanmama izin veren Selim abiye’de sonsuz teşekkürler.

Uyarı: Bu tip makinalarla çalışırken deneyiminiz yoksa yalnız başınıza kesmeye kalkmayın, yardım isteyin, her koşulda gözlük ve maske kullanın.

Yavaş yavaş ölçüye göre ilk parçaları kesmeye başlıyorum. Birleşim noktalarında tepsiyi yatırarak açılı (gönyeburun) kesim yapıyorum ki hem sağlamlık hem estetik açıdan en iyi sonucu alabilelim.
Ölçüleri takip ederek azami dikkat ile üst kapağın parçalarını kestik. Yan parçalar düz olmadığı için ayrıca şablon çıkarmam gerekti.
Yan kısmın şablonu, alt tarafı yaparken de ihtiyacımız olacak. Bir kere çizdim fotokopi ile çoğalttım.
Alt kısmı kesmeden önce üst kısmı ortaya çıkarmaya karar verdim, yapıştırmaya geçtim. Plastik tutkal ve kağıt bant kullanamak işleri kolaylaştırıyor. Daha hızlı kuruyan yapıştırıcılar da var ama ahşap için genelde plastik beyaz tutkal tercih ediyorum.
Havalandırma ızgarasını yapıştırmak epey dikkat istiyor. Uzun ızgara çıtalarını tıpkı c64’te de olduğu gibi 13 adet dikey sütuna yapıştırıyoruz.
Bitince böyle görünüyor.
Tabi ki plastik tutkal ile en iyi sonucu almak için preslemek gerek, 10kg’lık bir ağırlık işimizi görür.
Mazgalı gövdeye yapıştırırken de preslemeliyiz elbette.
Sonuç gayet iyi.
Bu da içeriden görünüşü.
İki yandaki ve aradaki dikey sütunları da yerine yapıştırdığımız zaman ortaya daha net bir şeyler çıkmaya başlıyor.
Şimdi klavyenin geçeceği yere içeriden çepeçevre çıta dönmeliyiz. Bu hem mukavemeti hem estetiği olumlu yönde etkileyecek çok dikkat isteyen bir işlem. Kaldı ki plastikten olan orijinali de aynen bu şekilde.
Çıta dönme işlemi bitince görünüm bu, arada tek başına zayıf kalan dikey sütunun ek yerlerine de küçük destek parçaları yapıştırdım.
Orijinal alt kapağın üzerine koyunca birebir oturması işin devamı için moral verici oluyor. Tabi ki bu ham hali ve daha bir çok işlem görecek.
Şimdi alt kısma geçiyoruz. Daha önce hazırladığım şablonu kullanarak yan kısımları oluşturacak parçaları kestim. Portların bulunduğu kısım orijinal tasarımda yarım milimetre kadar içerilikli duruyor, aynı sonucu elde edebilmek için o kısmı ayrı kestim.

Bu noktada değerli arkadaşım Cem Tezcan’a bir parantez açmak istiyorum. Kendisi çok başarılı bir 3D artist, bilgisayar ortamında modellediği şeyleri gerçeğinden ayırt etmek mümkün değil. Daha önce commodore 64’ün de 3D bir modelini tasarladığını bildiğimden onu aradım. Lazer etiketleme için C64’ün üzerindeki port etiketlerine ve logosuna ihtiyacım olduğunu söyledim. O ise daha iyisini yapıp etiketleri ve tüm portları şablon halinde gönderdi. Bu sayede port deliklerini daha kolay ve daha az hata payı ile açma imkanına sahip oldum. Kendisine ayrıca teşekkür ederim sağolsun var olsun 🙂

Yeri gelmişken halen görmediyseniz Cem’in 3D tasarımları için https://www.artstation.com/blockmind adresine bir göz atmanızı öneririm, bu konulara meraklıysanız emin olun pişman olmazsınız.

Arka ve yan portları kesmek üzere şablonumuz.
Şablon daha net sonuçlar almak için etkili bir yöntem.
Alet işler el övünür. Port delikleri hazır.
Alt kısmı oluşturacak tüm parçalar bir arada ama hala eksikler var, mazgal gibi.

Şimdi alt havalandırma mazgalları aşamasına geçiyoruz. Bu aşamada üretime geçmeden önce babam ve aynı zamanda ustam olan Nail usta ile bir beyin fırtınası yaptık. Mazgalları oluşturmak için kullanabileceğimiz alternatifleri değerlendirdik. Modelcilik ve mobilyacılık arasında gidip geldik. Modelcilik ilkeleri bize orijinaline azami benzerlik esasını savunurken, mobilyacılık ilkeleri ise maksimum estetik ve dayanıklılık esaslarına yönlendiriyordu. Finalde babam Nail usta’nın önerisi olan estetik ve dayanıklılık temelli geçmeli çerçeve yönteminde karar kıldık. Elbette ben de bu fikri benimsedim çünkü ulu sözü dinlemeyen ulurmuş. 🙂

Geçmeli çerçeve yöntemi 3x3mm inceliğinde çıtalara karşılıklı olarak 1.5mm derinliğinde kanallar açmam gerektiği anlamına geliyor. Legal notice: Tüm bunlar geniş güvenlik önlemleri altında profesyonellerce yapılmıştır, sakın evinizde denemeyin.
6 adet mazgalımız hazır.
Parçaları birleştirmeden önce lazer etiketleme işini aradan çıkarmak en iyisi. Etiketleme yapılacak bölgeleri maskeleyerek işaretledim.

Bu aşamada da işler biraz karıştı. Ulaştığım firmalar bu tekil işi biraz angarya olarak gördüklerinden seri imalatlarını bölüp araya sokmaya pek gönüllü olmadılar. Sonunda tesadüf eseri Stil Moda Lazer adlı bir firmaya çat kapı girdim, firma yetkilisi Gökhan Varol Bey ile o gün tanıştım ama 40 yıllık dostmuşuz gibi ilgilendi, yetmedi bilgisayar başına oturup etiketlerdeki son düzeltmeleri yaptı ve etiketleme işlemi başarılı bir şekilde gerçekleşti. İlgi alakası için kendisine tekrar teşekkür ederim.

Mazgalları yerine yerleştirip yapıştırdım, arada kalan ince boşlukları kapatmak için ahşap macunu kullandım. İnce toz talaşı (zımpara talaşı) beyaz tutkal ile karıştırarak da ahşap macunu yapabilirsiniz aklınızda olsun.
Artık alt kısmın parçalarını birleştirebiliriz.
Bu da alttan görünüşü.
Bu defa yaptığımız alt kısmı orijinal üst kısım ile prova ediyoruz, sonuç olumlu.
Alt kısım ve üst kısım birbirine geçmesi için çıta döndüm.
Yan portlar için kestiğim parça üzerine açılan deliklerden sonra çok zayıfladı. iç kısmına ince bir karton presleyerek güçlendirdim. Artık hiç de kırılgan değil.
Kenarların tabanla birleştiği noktalara boydan boya köşebent şeklinde çıta yapıştırarak yapıyı biraz daha güçlendirdim. Dış kısımdaki köşeleri kıracağım için bu önemli. Bu esnada anakartın vidalanması için vida kulalerini de zemine yapıştırdım.
Tepsiyi 45 derece yatırıp, iki yan ve arka kısmın köşelerini kırarak orijinaline uygun şekle gelmesini sağladım.
Yan port parçasını hafif içerlikli olacak şekilde yerine yapıştırdım.
Arka kısım port deliklerinin açılmasıyla birlikte oldukça zayıfladı. Bu yüzden anakartın yerine oturmasına engel olmayacak noktalara dikey sütünlar yapıştırarak yapıyı biraz daha güçlendirdim.

Alt kısmın da kabaca üretimi tamamlandıktan sonra sıra alt ve üst kısımları biraraya getirecek vida bağlantılarını hazırlamaya geldi.

Üst tarafa köşelere iki adet vida kulasi yapıştırdım, orijinalinde bunlar yok, bu kısım vidasız geçmeli olarak tasarlanmış ama ben ince bir ahşap ile çalıştığım için geçme yöntemi pek sağlıklı olmayacaktır. Altta fazladan iki vida olması çok büyük sorun olmayacatır diye düşünüyorum.
Kuleler yıkılmaması için köşebentlerle güçlendirdim.
Bu aşamada üst kapak gözüme biraz zayıf göründü. İçeriden 1cm’lik çıtalar yapıştırarak güçlendirmeye karar verdim, iyi de oldu epey tok bir yapı oluştu.
İki tarafı birleştirecek olan vidalardan alttaki 3 tanesi için kuleleri yerlerine yapıştırıyoruz.
Klavyeyi c64’ün “ekmek kutusu” modelinde olduğu gibi üst kapağa vidalayacağım. O yüzden ilgili noktalara vida kuleleri yapıştırdım.
Alt kapaktaki vida kuleleri, bunlar üst kapaktaki karşılıklarıyla birbirlerine basacak, aksi halde vidaları sıktığımız zaman gövdeyi esnetir hatta kırabiliriz.

Yapısal konuları büyük ölçüde tamamladık, artık zımpara ve rotüş aşamasına geçiyoruz.

Oval olması gereken ön taraftaki köşeleri kırıp zımpara ile yuvarlattım. Bu aşamada ağacın yüzey dokusu ile uyumlu olmayan bir manzara oluştu. Kahverengi bir boya kalemi alıp ağaç damarlarına benzer şekilde çizikler atarak bu sorunu çözdüm. Epey benzedi, meşe rengi pinoteks’i yiyince de aynı rengi alacaktır. Son kat verniği de atınca yaptığım rotüş kalıcı hale gelecek.
Orijinali ile yanyana koyma vakti geldi, sonuç gerçekten tatmin edici, harcadığımız saatlerin karşılığını görmek sevindirici.

Artık son aşama olan pinoteks ve vernik aşamasına geldik. Aşağıda ham zımparalanmış hali ile ahşap koruyucu meşe pinoteks uygulanmış hali arasındaki farkı görebilirsiniz. Gerçekten hayat bulmuş görünüyor.

Dikkatle bakarsanız alt kapağın sağ altında babamın imzasını görebilirsiniz. Bu da “Nail usta onaylıyor” anlamına gelir. Bu benim için her türlü takdirin üzerinde.
Üst kısmı da pinoteksleyince gerçek rengini alıyor.

Çelik yün ile aşındırmadan çok hafif bir yoklama zımparası atıp ince bir kat sprey mat vernik uyguladıktan sonra son halini alıyor. Anakart, klavye ve güç ledini yerlerine monte edip sistemi topluyoruz. Ve final!

Bu son aşamada sonucu gören kuzenim Murat Meriç “ooo hemen getir bunun güzel fotoğraflarını çekelim” dedi. Ben de soluğu hemen onun fotoğraf stüdyosunda aldım (aslında daha çok home studio 🙂 ) ve aşağıdaki güzel fotoğraflar ortaya çıktı. Murat’a da ayrıca ve tekrar teşekkürler.

Çalışma esnasında tezgahın üzerine eski cep telefonumu asıp iyi kötü bir video kaydı da yapmıştım. Bir ara video montaj işlemini bitirip yapılış videosunu da ekleyeceğim. Umarım…

Credits…:

Ara ara çalışma fırsatı bulduğum ve yaklaşık 2 ay süren bu uzun süreçte, bana depolarını açıp ahşap jaluzi parçalarını sağlayan Techstor perde firması yetkilileri Erdem ve Ersoy beylere, Lazer etiketleme konusunda yardımcı olan Stil Moda Lazer firma yetkilisi Gökhan beye, C64’ün etiket ve portlarının şablonunu sağlayan Cem‘e, bu güzel final fotoğraflarını çeken kuzenim Murat‘a, işten kaytardığım esnalarda her zaman olduğu gibi yine arkamı kollayan abim Oğuz’a ve her türlü teknik ekipman, alet edavat desteğini esirgemeyen Selim abiye yürekten teşekkürlerimi sunarım.

En büyük teşekkür de bana ağaç işleri konusunda tüm bildiklerimi öğreten babam Nail ustaya. Veysel’in sazına ithafen söylediği; “ben bir insanoğlu sen bir dut dalı, ben babamı sen ustanı unutma” dizelerindeki gibi, hem ustam hem de babam olan Nail ustayı ne unutmam ne de hakkını ödeyebilmem mümkün değil. Sağolsun varolsun.

Evet hepsi bu kadar, yeni projelerde görüşmek dileğiyle esen kalın. Saygılar, sevgiler.

GÜNCELLEME: ÜÇ BÖLÜM HALİNDEKİ DETAYLI ÜRETİM SÜRECİ VİDEOLARINA, HIZLANDIRILMIŞ KISA VİDEOYA VE RAAT #06 PARTY’DE YAPTIĞIM SUNUMA AŞAĞIDAN ULAŞABİLİRSİNİZ:

Commodore 64 ahşap versiyon” için 27 yorum

  1. This is truly an amazing job you’ve done!! Wow – what a piece of art. Well done! Now you need to make wooden keycaps to go with the wooden case… Let me know if you take orders for more wooden cases/keycaps as I may need one for my C64 collection 🙂

    Beğen

    1. Thanks for kind words. I just made it for hobby purpose, it takes too much working time and effort. if i decide to make a few more, production time and price can be unreasonable. Because of these concerns, i can sadly say no. But if there is any possibility to make more, of course i’ll let you know 🙂

      Beğen

  2. If you count for all the working hours, I don’t think anyone but pretty wealthy people will pay for such a job – but in times where some people pay 5-digit numbers for a C-65, there will be no doubt one crazy people who can afford it. I hope you’ll find the one and make some cash. 🙂

    I’m seriously in love with this case!

    Beğen

  3. Just found the channel and site. I hope you have made a limited run of these, which you may be willing to sell to customers that have been life-long Commodore users, like me. I would be heavily interested in one, as well as a power supply and disk drive. Name your price. 😉

    Beğen

Yorum bırakın